İzmir Depreminde Enkazdan Kurtarılan Günay, Geleceğe Umutla Bakıyor

Depreme, Bayraklı ilçesinde 7 katlı Doğanlar Apartmanı'nın 4. katındaki evlerinde yakalanan Özışık, kuzeni Ahmet Özışık ile birlikte arama ve kurtarma ekiplerinin yaptığı çalışmayla enkazdan çıkarılan ilk depremzedelerden oldu.

Bacaklarından yaralanan Günay Özışık, Ege Üniversitesi Hastanesinde 2 aya yakın tedavi gördü.

Yaşamını bir süre yatağa bağlı sürdürmek zorunda kalan Özışık, bu dönemde hiç pes etmedi.

Geçirdiği 5 ameliyat ve gördüğü fizik tedavinin ardından ayak bileği ortezi takılı bacaklarıyla yeniden adım atmaya başlayan Özışık, hastaneden taburcu olmasının ardından anneannesinin yaşadığı Kemalpaşa'nın Ulucak Mahallesi'ne yerleşti.

Özışık, hayvanları çok sevdiği için evlerinin yanında bulunan ahırda kuzu, keçi, tavşan ve köpek bakmaya da başladı.

Veteriner olmayı isteyen lise öğrencisi Özışık, depremin ardından kendisine burs veren özel bir okulda eğitimine de devam ediyor.

"O Süre Nasıl Geçmiş Şaşıyorum"

Günay Özışık, depremin ardından geçen sürede tedavi olduğunu ve artık depremde yaşadıklarının daha az aklına geldiğini söyledi.

Enkaz altındaki saatlerin kendisi için çok zor geçtiğini aktaran Özışık, "İnsan enkaz altında 'Birazdan kurtaracaklar. Şimdi kurtaracaklar' diyerek kendini avutmaya çalışıyor. Arama kurtarma ekiplerinden ağabeylerle konuştum. Onlar da beni kurtaracaklarını söyledi. İnsan enkaz altındayken ölüm korkusu yaşıyor ve içini bir ateş kaplıyor ama ağabeylerin sesini duyunca endişem gitti. Şimdi enkaz altında cep telefonu ile çektiğim görüntüleri izlediğimde o süre nasıl geçmiş diye şaşırıyorum." dedi.

"Umudumu Kaybetmemeye Çalıştım"

Enkazdan çıkarıldıktan sonra kendisini hayata yeniden başlamış gibi hissettiğini anlatan Özışık, "Yürüyememekten korkmuştum. Tekrar adım atmaya başladığımda ise bir bebeğin adım atması gibi hissettim. Yeniden adım attığım zaman çok mutlu olmuştum. Enkaz altında da hiç umudumu kaybetmedim. Hayatta da hiç umudumu kaybetmemeye çalıştım. Hep olacak, olacak dedim." ifadelerini kullandı.

Herkesin deprem güvenliğine sahip evlerde yaşaması gerektiğini de kaydeden Özışık, "Deprem değil, konutlar öldürüyor insanları." diye uyardı.