18 Eylül 2020
350
ABONE OL

Tarihi Eserlere "Cerrah" Hassasiyetiyle Hayat Veriyorlar

İzmir Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarında görevli uzmanlar, kazılar ve diğer çalışmalarda bulunan tarihi eserleri, cerrah hassasiyetindeki dokunuşları ile gelecek kuşaklara ulaştırıyor.

Tarihi Eserlere

Sorumluluk sahasında Aydın, Denizli, İzmir, Manisa, Muğla ve Uşak'ı bulunduran bölge müdürlüğündeki uzmanların görevi, kültürel ve tarihi zenginlikleriyle dikkati çeken 6 ilde çoğu kazılarda olmak üzere tarihi eserlerin saptanmasıyla başlıyor. 

Belgeleme ve fotoğraflama işleminin ardından esere nasıl müdahale edilmesi gerektiğini kararlaştıran uzmanlar, restorasyon ve konservasyon ilkelerine bağlı kalarak çalışma yürütüyor. Ameliyathanelerde kullanılan malzemelerin bulunduğu laboratuvarda hassas dokunuşlarla aslına uygun hale getirilen eserler üzerinde yapılan tüm işlemler kayıt altına alınıyor. 

Kimi zaman yıllar alan işlemin ardından eserler, sergilenmek üzere müzelere gönderiliyor. Türkiye'deki 10 restorasyon ve konservasyon bölge laboratuvarından biri olan İzmir'deki birimde yılda ortalama 2 bin eser, bu hassas işlemden geçiyor.

Caracalla Heykeli 7 Ay Sürdü

Bölge Müdürü Çağlar Çakır, görev sahaları içinde 31 müzenin bulunduğu söyledi. Yaptıkları işin hassasiyetine dikkati çeken Çakır, "Mekanik açıdan minimum müdahale ile yapıyoruz uygulamalarımızı. Genelde ameliyathanelerde kullanılan cihazları kullanıyoruz. Koruma, onarım ve bakım çalışmalarını bu aletlerle yapıyoruz." dedi. 

İzmir'den önce Antalya'da görev yaptığını belirten Çakır, Perge kazılarında Caracalla heykelinin restorasyon ve konservasyon çalışmalarında bulunduğunu ve dünyada tek bütün halde bulunmuş Caracalla heykelini görme fırsatı yaşamış biri olduğunu aktardı. Oldukça büyük ve heybetli bir heykel olduğuna değinen Çakır, eserin şu anda İstanbul Havalimanı'nda sergilendiğini ve restorasyon süresinin yaklaşık 3 ay sürdüğü ve işin içine belgeleme çalışmalarının girmesi ile 7 aylık bir çalışmanın eseri olduğunu ifade etti.

"Mesleğimle Gurur Duyuyorum"

Bölge Müdür Yardımcısı Duygu Oyan ise İzmir'in neolitik çağdan cumhuriyet dönemine uzanan döneme ait çok sayıda esere sahip olduğunu belirtti. Restorasyon ve konservasyonun tam bir ekip işi olduğuna vurgu yapan Oyan, ekipte mimar, kimyager gibi farklı meslek dallarından çalışanların bulunduğunu kaydetti.  Çalışmaların bazen 2 gün bazen ise yıllar sürdüğüne değinen Oyan, mesleğinin başlarındayken çevresinin yaptığı işi tam olarak anlayamadığını ve restoranda çalıştığını düşündüklerini dile getirdi. Ancak son yıllarda restorasyonun anlaşılır olmaya başladığını ve mesleğinin başlarında aldığı tepkiyi almamaya başladığını ifade etti.

Ayrıca Oyan, Bursa'da Yeşil Türbe'nin giriş kapısının üstünde Mukarnas çinileri olduğunu ve horasan harcı kullanarak bunların restore işlemlerini kendisinin yaptığını ve bundan dolayı da yoğun bir gurur hissiyatı yaşayarak gelecek kuşaklara eserler bırakmanın mutluluğunu dile getirdi.

0 Yorum

NÖBETÇİ ECZANELER
22 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
21 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
20 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
19 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
18 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler
NÖBETÇİ ECZANELER
17 Kasım 2024 Çeşme Nöbetçi Eczaneler

Benzer İçerikler

İZMİR
İzmir Nerede, Nasıl Gidilir?