Son Dakika Haberleri
/
İzmir'de, Covid-19 tedavi sürecinde entübe edilen ve bu sırada soluk borusu daralan, virüsten kurtulmasına rağmen nefes almada güçlük çekmeye devam eden 57 yaşındaki Şehabettin Amak, soluk borusunun ameliyatla açılmasıyla yeniden sağlığına kavuştu.
Akraba ziyaret için gittiği memleketi Bitlis'in Tatvan ilçesinde Covid-19'a yakalanan 8 çocuk babası Şehabettin Amak, Tatvan Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.
Doktorların yaptığı kontrolde aşısız olduğu belirlenen Amak, sağlık durumunun kötüye gitmesinin ardından aynı hastanede 22 gün boyunca entübe edildi ve hastalık akciğerlerine ciddi hasar verdiği için uzun süre solunum cihazına bağlı kaldı.
El ve ayaklarındaki hareket kabiliyeti zayıflayan ayrıca nefes darlığı çeken Amak, yaşamını yatağa bağlı şekilde solunum cihazıyla sürdürmeye devam etti.
Hastaneden taburcu edildikten sonra ikameti olan Manisa'ya dönen ancak nefes darlığı şikayeti daha da artan Amak, yeniden hastanede yoğun bakıma alındı.
Bir süre sonra İzmir Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine nakledilen Amak, burada Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kenan Can Ceylan tarafından muayene edildi.
Prof. Dr. Ceylan, hastanın soluk borusunun üst kısmının tamamen daraldığını belirledi.
Bir süre yoğun bakımda tedavisine devam edilen hasta, soluk borusunun daralan kısmının çıkartılması için ameliyata alındı. Amak, ameliyatın ardından yeniden rahat nefes almaya başladı.
"Yeniden Doğmuş Gibi Nefes Almaya Başladım"
Şehabettin Amak, Covid-19'un ne kadar tehlikeli bir hastalık olduğunu yaşayarak öğrendiğini söyledi.
İzmir'deki hastaneye getirildiğini hatırlamadığını anlatan Amak, "Buraya adeta ölü olarak gelmişim. Hocam yaptığı ameliyatla benim soluk borumdaki daralmayı giderdi. Yeniden doğmuş gibi nefes almaya başladım. Eskiden iştahım hiç yoktu. Bir tek dikişlerim kaldı onlar da alınınca çok daha rahat olacağım." dedi.
Uygulanan fizik tedavi sayesinde elleri ve ayaklarını yeniden hareket ettirmeye başladığını belirten Amak, aşı olmadığı için de pişmanlık yaşadığını dile getirdi.
Çocuklarının aşı olduğunu ancak kendisinin ihmalkar davrandığına dikkati çeken Amak, "Tatvan'a gittim, 'Bugün yarın olurum' dedim. Hatta aşı olacaktım cenazemiz ve taziye oldu, ihmal ettim. Herkes aşı olsun maske, mesafe ve hijyen kurallarına uysun. Kimseyi dinlemesinler mutlaka aşı olsunlar. " diye konuştu.
"Solunum Cihazına Bağlı Kalma Riskini Ortadan Kaldırdık"
Prof. Dr. Kenan Can Ceylan ise Amak'ın kendilerine getirildiğinde hayati tehlikesinin yüksek olduğunu söyledi.
Hastanın sağlığına kavuşması için ekibiyle bir hafta boyunca yapacakları ameliyatın yöntemini tartıştıklarını vurgulayan Ceylan, "Uzun süren yoğun bakım süreci nedeniyle entübasyon tüpüne bağlı gelişen soluk borusunda darlık oluşmuştu. Yoğun bakım hasta sayılarındaki artışla bu tür vakaların sayıları arttı. Soluk borusundaki entübasyon tüpüne bağlı bazı hastalarda vücudun gösterdiği bir reaksiyon olarak soluk borusunda darlık meydana geliyor. Hastamızın soluk borusunun sorunlu olan daralmış bölgesini çıkarıp, kalan alt ve üst kısımlarını birleştirme ameliyatı yaptık. Hastanın en büyük şikayeti olan nefesle darlığı ve solunum cihazına bağlı kalma riskini ortadan kaldırdık. Nörolojik hastalığı da uygulanan tedavilerle gerilemeye başladığını gördük." dedi.
Hastanın oğlu Muhammet Amak da babasının sağlığının her geçen gün iyiye gittiğini, makinaya bağlı kalmadan nefes almaya başladığı için de çok mutlu olduğunu belirtti.
0 Yorum