İzmir Teknoloji Üssü'nün Nitelikli Beyinler İçin Uluslararası Çekim Merkezi Olması Hedefleniyor

Baran, İzmir'in tarih boyunca bilim ve medeniyetin merkezi konumunda bulunduğunu, bugün de sahip olduğu üniversiteler, öğretim üyeleri, insan kaynağı, teknoparkları ile inovasyon, girişimcilik ve teknoloji kenti olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

İzmir Teknoloji Üssü projesinin uzun yıllardır hayal edilen bir çalışma olduğuna dikkati çeken Baran, "10 Temmuz'da Cumhurbaşkanımızın imzasıyla alınan kararda İzmir Teknoloji Üssü'nün kurulması onaylandı. 11 Temmuz 1992 enstitümüzün kuruluşu. Bu kararı da kuruluş hediyemiz gibi aldık." değerlendirmesinde bulundu.

Baran, dünyada dijital değişim ve dönüşümün yaşandığını, buna ayak uyduramayan firmaların gücünü yitireceğini dile getirerek, "Veriler 2030 yılına kadar dijital dönüşümünü gerçekleştiremeyen dünyanın en büyük 500 firmasından yaklaşık yüzde 40'ının ilk 500'den çıkacağını söylüyor. Ülkeler için ihraç ettikleri ürünlerin kilogram başı fiyatı artık uluslararası arenada bir prestij meselesi.” dedi.

“İzmir Teknoloji Üssü, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın her bölgesinden nitelikli beyinlerin göç edeceği bir destinasyon, uluslararası firmaların yerleşebileceği bir kampüs olacak.” diyen Baran, “İthalat ihracat dengesini lehimize dönüştürecek, bilgi ve dijital çağın gereklerini üreten firmaların, girişimcilerin kendilerine yer bulabileceği, ülkemizin her anlamda kalkınmasına, ekonomik büyümesine yol açacak çok güçlü bir hamle olarak nitelendiriyoruz." diye konuştu.

Yeni teknoloji geliştirme bölgesinde 10 bine yakın tam zamanlı Ar-Ge personelinin istihdam edilebileceğini bildiren Baran, yılda milyarlarca dolar değer üretileceğini ve bunun ihraç edileceğini söyledi.

"2023 Yılı Hedeflerine Ulaşmada Çok Büyük Katkılar Sunacak"

İzmir Teknoloji Üssü'nün başvuru hazırlık sürecinde zaman kazanmak için bölgede inşa edilecek binaların projelerini de çalışmaya başladıklarını anlatan Baran, "En hızlı şekilde binalar bittikten sonra sadece dünyanın her yerinden nitelikli bir beyin göçünün bu bölgeye çekilmesini bekliyoruz. Bölgenin nitelikli beyin göçünde uluslararası destinasyon olacağını öngörüyoruz." diye konuştu.

İzmir Teknoloji Üssü'nde fikrini ürüne dönüştürmek, üründen şirketleşme, küreselleşme ve markalaşmaya gitmek isteyen girişimcilere destek verileceğini ifade eden Baran, "Var olan teknoparkımızda ön kuluçka, kuluçka ve şirketler var. İş fikri olan ama henüz şirketleşmemiş girişimcileri, ön kuluçka dediğimiz merkezde hiçbir ücret, kira almadan, yerleştikleri ofislerin bütün giderlerini karşılayarak iş fikirlerinin ürüne dönüşmesi noktasında destekliyoruz. Bu fikir şirketleştiğinde bir üst faza, kuluçka merkezine geçiyor. Ön kuluçkada başarılı olup kuluçkaya geçen şirketleri desteklemeye devam ediyoruz. Kuluçkadan teknoparka giden süreç var. Yeni bilişim vadisinde de İzmir Teknoloji Üssü'nde de aynı kurguyu gerçekleştireceğiz." dedi.

İzmir Teknoloji Üssü'nün cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 yılı hedeflerine ulaşmada çok büyük katkılar sunacağına inandığını vurgulayan Baran, beşeri sermayenin yetiştirilmesinde de önemli rol üstleneceğini ifade etti.

Böylesi önemli ve stratejik bir projenin İzmir'e kazandırılmasının önemine değinen Baran, "İzmir'e bir anlamda armağan eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a, Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank'a, son Başbakanımız Binali Yıldırım'a, İzmir milletvekillerine, Bilişim Vadisi'nin yönetim kurulu üyelerine ve İzmir iş dünyasına teşekkür ederim." dedi.